'İstanbul'daki en yüksek oyu alacağım'

Fatih Belediye Başkanı ve AK Parti Fatih Belediye Başkan adayı Mustafa Demir Haber 7’nin konuğu oldu. Demir yaptıklarını ve yapacaklarını anlattı.

Eminönü’nün Fatih’le birleştirilmesi ile yeni bir döneme giren Fatih’te gelecek dönemi için Eminönü ağırlıklı konulardan birini oluşturuyor. Başkan, ilçeye Eminönü’yle birleştiği için Büyük İstanbul, surların içinde yer aldığı için İlk İstanbul diyor.

Bugüne kadar hayata geçen 212 projeyi anlatan Demir, Tarihi Yarımada’yı canlandırmanın yollarını arıyor. Eminönü’nü yaya alanını genişletme, gereksiz atölyeleri taşıma, yarım adanın ruhuna uygun çalışmalar ve birçok projesi var.

29 Mart için oldukça iddialı konuşan Mustafa Demir, İstanbul’da en yüksek oyu alacağını söyledi. Yakışıklılık konusunda bir şey demese de oy konusunda Mustafa Sarıgül’ü geçeceğini söyleyen Demir’le Fatih’te yaptıkları, Eminönü’nde yapacakları üzerine konuştuk.

Haber 7- Geriye dönüp bakacak olursak Fatih’te neler yaptınız, Eminönü’nde neler yapacaksın?

5 YILDA 50 YILLIK İŞ YAPTIK

212 projeyi gerçekleştirdik. Hatta bazılarını JPEG yapıp sıkıştırdık öyle koyduk. Özellikle kültürel çalışmalarımızı sıkıştırıp sunmaya çalıştık. Birkaç projeyi bir proje olarak kabul ettik. Netice itibariyle 5 yıl ile mukayese edildiğinde Fatih’te çok önemli değişikliklerin olduğunu herkes kabul eder. Bu hizmetler bütün belediyecilik hizmetlerinin dışında olan çalışmalar, bazı çalışmalar Türkiye’de ilk olma özelliğini taşıyor. Niye çünkü şu ana kadar mesela bu yenilenen alanlar Sulukule, Fener-Balat, o bölgelerde başlattığımız çalışmaların hukuki alt yapısı, dayanağı yoktu 2004 yılından önce.

Bu dönemde hemen ihtiyaçlarımızı belirledik 2004 yılı için söylüyorum. Stratejimizi oluşturduk, projeleri hayata geçirirken bir taraftan da hukuki alt yapıyı oluşturduk. Yasa çıktı vesaire. Gerçekten şu 5 yılda gelinen nokta biz bunu rahatlıkla dile getiriyoruz 5 yılda 50 yıllık iş yaptık.

Bunun ekonomik alt yapısı da 50 yıla tekabül ediyor. Normal şartlarda Türkiye’de hadi şu işi yapalım derseniz bunu 50 yılda yapamazsınız. Bu tür çalışmalar var.

HERKES İSTEDİĞİ TADİLATI YAPIYOR

Tarihi yarım adanın kaybolmaya yüz tutmuş tarihi ve kültürel kimliğinin oluşmasına yönelik önemli çalışmalar var. Mesela cephe mimarisine müdahale ettik. Bundan sonra eğer biri Fatih’te bina yapmak istiyorsa, içini istediği gibi kullanabilir bizi ilgilendirmez ama binanın dışı sadece bizim ortak mirasımız değil bizden önce yaşamış tüm medeniyetlerin ve özellikle Osmanlı’ya ait ortak mirasa yansımalı. Onu yansıtacak şekilde olmalı. Mesela cam giydirmeyi yasakladık. Pvc kaplamayı yasakladık onun yerine bizim koruma kurulumuz tarafında onaylanmış plan notlarımızdan da destek alarak Osmanlı-Türk mimarisini ön plana çıkaracak, kente bir kimlik kazandıracak, kültürel birikimimizin yansıması olacak işler yaptık.

HAYAL ETTİĞNİZ ŞEHRİ KURMAK İÇİN 5 YIL AZ

Mesela Fatih’te yeni yapılan binalarda cumbalar var, şu anda bir vitrini var orda. Fatih gibi geçmişi sekiz bin beş yüz yıla dayanan bir yerde sizin hayal ettiğiniz şehri kurabilmeniz için 5 yıl çok az. Bu sözlerin seçimle bir alakası yok hayal ettiğimiz şehri kurabilmemiz için en az 25-30 yıla ihtiyacımız var. Siz şimdi başlatırsınız ve sonrakiler bunu devam ettirmek zorunda kalırlar bakarsınız ki , hah tamam işte bir şehir burası, geleneği olan bir şehir, içinde yaşayan insanların geçmişi olan bir şehir. Ancak bunu böyle yakalayabiliriz.

Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir Haber 7'nin konuğu oldu.

Haber 7- Eminönü’nün birleşmesi bu bahsettiğiniz 5 yıl az dediğiniz sürede önünüzü açma konusunda nasıl fayda sağlayacak?

BİR BACAK FATİH, DİĞERİ EMİNÖNÜ

Eminönü bizim şu ana kadar ki yaptığımız tüm çalışmalar, tarihi yarım adayı göz önünde bulundurduğumuzda, tek bacaklı çalışmaydı. Yani iki bacaklı bir insanın tek bacağını oluşturmaya çalıştık. Ama şuna emin olun ki kesinleşecek bu iş. Biz mesela burayı Floransa ile mukayese ettiğimizde, burayı Roma ile mukayese ettiğimizde, Eminönü bunun dışında kalırsa bir anlamı olmaz. İstanbul’un görünen silueti Eminönü’dür. Eminönü bunun dışında kalırsa bir anlamı olmaz. Bu birikimimiz ile bu kadromuz ile bu deneyimimiz ile Eminönü’ne ne tür işlerin yapılacağını biliyoruz zaten.

Haber 7- Şöyle bir şey akla geliyor anlattıklarınıza bakıldığında, Fatih’te İstanbul’un tarihiyle örtüşen bir çalışma yapılıyordu. Ama Eminönü tarafında bu yapılamıyordu. Aynı partidesiniz. Büyükşehir aynı partide dahası iktidarda aynı partide. Bu koordinasyonu yürütme imkanı mı olmadı?

Şimdi bu Eminönü’nde yapılamıyordu demeyelim çünkü onlar da kendi imkanlarını kendi şartlarını zorlayarak bir şeyler yapmaya çalışıyordu. Ama tarihi yarımadanın bir bütün olarak telakki edilmesi lazım. Bakın 2005 yılında mart ayında projelerimiz gerçekleşti. Tarihte ilk defa bir yarım adanın planları oldu. Hepimizin uymak zorunda olduğu bir plan son derece önemli. Bu planların geçmesinde bizim olağanüstü gayretimiz oldu Başbakanımızın desteği oldu. Zaten onun desteği olmasaydı olmayacaktı onu da belirteyim. Niye söyledim ben bunu çünkü orda şehir planları kurul onayına sunulurken Fatih ile Eminönü ayrı düşünülmemiş.

GECE 15 BİN GÜNDÜZ 1,5 MİLYON KİŞİ

Eminönü’nün şöyle bir sıkıntısı var, gece yaşanlar ile gündüz yaşayanlar, siyaseten sorumlu olduğun kesim hizmet açısından inanılmaz fark var. Biri 15 bin iken diğer tarafta 1.5 milyon insan var, neredeyse yüz katı. Mukayese edilemez bile. Eminönü’nün gece kullanıcıları ile Eminönü’nün içinde barındırdığı tarihi kültürel miras arasında doku uyuşmazlığı var. Bunun önünün açılması tariki yarımadanın bir bütün halinde ele alınmasıyla mümkün olabilir. Şu anda Eminönü’nün önü açıldı diyorum ben, bu belediye başkanları ile ilgili değil, her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır. Ekonomik anlamda sıkıntılarımız var, bu tür şehirlere özel destek verilmeli. İl Özel İdaresinin tarihi eserlerin restorasyonuyla ilgili bir çalışması oldu yeter mi, bence yetmez. 2010 da kültür başkenti ajans çalışması var, buradan gelecek kaynakların bir kısmının Eminönü’nün, tarihi yarımadanın rehabilitasyonuna yönelik kullanılması gerektiğini düşünüyoruz.

EMİNÖNÜN’DEN ATÖLYELER KALDIRILACAK

Haber 7- Eminönü’ndeki atölye ve üretim tesislerini kaldırma gibi bir projeniz planınız var mı?

Bu çok sıkıntılı bir iş. Eminönü’nü öldürmeden, o hareketliliğine, potansiyeline zarar vermeden aşama aşama yapılmasında fayda var. Ama ticari yönü ön plana çıkarılarak yapılması gereken bir iş o. Dikkatli yapılması gereken bir iş.

Haber 7- Eminönü ile ilgili konuşurken gece gündüz arasındaki insan farkından bahsettiniz. Anladığım kadarıyla oy potansiyeli çok olmadığı için bölgeye yatırım yapılmadığını düşünüyorsunuz.

Hayır, yatırım daha farklı. İnsanların memnuniyetine dayalı bir çalışma yapıldı.

Haber 7- Bu anlamda sizin herhangi bir çalışmanız olacak mı?

EMİNÖNÜ’NEN DEĞERİNİ ÖN PLANA ÇIKARTACAK ÇALIŞMALAR

İnsan esaslı işler yapıyoruz. Temelde insanların mutluluğuna ve refahına katkıda bulunacak onları huzurlu kılacak çalışmalar yapıyoruz. Belediye Başkanı iseniz şehirde önemli sizin için ama Eminönü kullanıcılarından daha önemli geliyor bana. Eminönü’nün değerini ön plana çıkaracak çalışmalar yapılması gerektiğini düşünüyorum.

Haber 7- Sulukule ne aşamada? Neden tepki aldınız? Sulu kule muhteşem bir proje. Romanlar olduğu için tepki aldık. Nisan ayında inşaata başlanacak. Biz Avrupa Parlemontu’suna da gittik: Örnek projelerle karşılaştırıldığında, mülkiyet hakları açısından, kültürel, şehir, insan hak ve hukuku açısından dünyanın en iyi projesidir. Hala öyle...

Haber 7-İstanbul kültür Başkenti dediğimizde Eminönü, Eyüp, Beyoğlu ve Fatih öne çıkıyor. Bu çevrede neler yapılacak?

EMİNÖNÜ’NÜN ÖNEMLİ KISMI YAYALAŞTIRILACAK

Şu anda 2010’da Fatih’te bizim önerdiğimiz önemli cadde siluet çalışmaları var. Mesela Kadir Has Üniversitesinin hemen arkasında Salih Paşa Caddesi var. Ahşap köşklerin günümüze kadar muhafaza edildiği bir Osmanlı Sokağı. Onunla ilgili bir çalışmamız var. Eminönü’nün önemli bir kısmının yayalaştırılması gerektiğini düşünüyorum. Ama erişilebilmenin de önünün açılması gerekli. Yayalaştırma olaylarında kısa vadede bir tedirginlik yaşanıyor.

Haber 7- Araç trafiğine kapatmak daha fazla sorun çıkartmaz mı?

Ana arterleri kapatmak mümkün olmayabilir, aşama aşama� Kullanıcılar muhatapları ile beraber olmak zorunda yani ana ilkeleri siz belirleyebilirsiniz ama detaylarda mutlaka onlarla birlikte hareket etmek gerekir.

Haber 7- Fener- Balat’ta yaptığınız iş basında büyük destek gördü ama halktan tepki aldı. Özellikle diyorum ya işin siyasi boyutuna çekilip işte bu Avrupa Birliğinin burada ne işi var tarzında tepkileri de baz alırsanız bir kopukluk mu yaşandı orda yoksa proje sahipleri ile sizin aranızda mı bir diyalog sorunu vardı?

İDEOLOJİK TEPKİLER VERİLDİ

2004 yılında belediye başkanı olduğumda, bu tür sıkıntılar vardı. İnsanların tepkisel yaklaşımları ve endişeleri vardı projeye karşı. Bir de kişisel kaygılar nedeniyle projeye mesafeli duruş vardı. İlkesel bir duruş, mesafe vardı. Mal ve mülk ön plana çıktığında insanlar kendi mal ve mülklerini koruma içgüdüsü ile tepki verdiler neticede ben oturup projeyi başından sonuna dek inceledim. Projenin ortaklarından biriyiz biz, Fatih Belediyesi. Türkiye’de AB ile gerçekleştirilmiş en büyük proje, belediyeler açısından söylüyorum.

Haber 7- Proje Saadettin Tantan döneminde başlatıldı değil mi?

HERKESLE TEK TEK KONUŞTUM

Saadettin Tantan döneminde başlatıldı ama geldiğimde çok ciddi sıkıntılar vardı. Projenin alt yapısı vardı ama projeye hiç başlanmamıştı. Ama ben projeyi iyi destekledim, inandım, güvendim. Halk ile temaslar sağladık, ofisimize çağırdık, insanlarımızın sıkıntıları vardı. Hepsini tek tek cevapladık.

Ben kefaretimi koydum ortaya. Her türden kefilim birincisi o ideolojik duruşunuza karşılık, ikincisi malınızın ve mülkünüzün heba olmayacağına kefilim dedi. Çünkü “biz buraya evimizi vereceğiz ama ya sonra alamazsak ne olacak?” diyorlar. 125 binayı restore ettik. 1100 tane bina var aynı dönemden kalma, aynı mimari özelliği taşıyan binalar bunlar. Bunlar seçilirken de kriterlerimiz vardı. Konumu iyi olacak, eklentileri olmayacak, tahrip edilmemiş olacak.

Sosyal bir proje bu. Bu proje bir döneme ait evlerin restorasyonu olarak görüldü ama bu sadece 4 bileşenden bir tanesi idi. Tarihi Balat çarşısının restorasyonu ve kadın ve çocukların sosyal hayata adaptasyonlarının sağlanması için bir sosyal merkez oluşturmak. Bunların hepsi yapıldı. AB buraya 7 milyon EURO ayırdı. Ama kendi insanımızın buraya yönelmesi daha büyük bir katkı sağladı. Bu bizim arzu ettiğimiz bir beklentiydi. Bu evleri süte atılmış maya gibi düşünüyorum ben. Fatih’te herkes alabildiğine her şeyi yapıyor binalarına.

EN BORÇLU İKİNCİ İLÇEYDİK Haber 7 -Borç durumu nedir? 2004 yılında 115 milyon borcum vardı benim. İstanbul’da en borçlu ikinci ilçeydim, 118 milyon Küçükçekmece’nin vardı. Küçükçekmece’nin bütçesi 200-250 milyon tahminen, benim bütçem 35’ten 70’e milyona çıktı. Bütçesi benim üç katım. 500 milyon borcu olmalı ki benimle eşit olsun. Ben Türkiye’nin en borçlu adamdım. Şu anda 47 milyon borcumuz var. Müteahhitlere falan borcumuz yok şu anda. Biz 2004 yılında da aynı manzarayı yaşadık moralimiz bozulmadı, büyükşehir, valilik kapısını çaldık başbakanımız. Başbakanımız bize

Haber 7- Şu 5 yıllık dönem içerisinde keşke şunu da yapsaydım dediğiniz oldu mu?

Evlerin arka taraflarında yeşillik alanlar var, doğalgaz olmadan önce de kömürlük olarak kullanılan alanlar var. O alanları yeşil alan ya da otopark yapmak için uğraştık ama bunu başaramadık. Bir binanın arka bahçesi küçük diğerinin daha büyük bu yüzden büyük bahçeye sahip binalardaki kişiler buna yanaşmadı.

Haber 7- Turizmle ilgili Fatih’in beklentileri nelerdir? Korkunç bir turizm kaynağı var bunu nasıl değerlendirmeyi düşünüyorsunuz? Hırka-i Şerif camisi var, Abdulhamit’in türbesi de size gelecek turizmden Fatih istediği şeyi alabildi mi?

Hayır alamadı. Müzelere bir miktar kaynak ayrılması gerektiğini düşünüyorum.

Haber 7- Belki bir Beyoğlu kadar alamaz ama şimdi Eminönü girdikten sonra müthiş bir turizm potansiyeli olacak. Mesela gazetecilik dediğimiz zaman aklımıza Bab-ı Ali geliyor. Eminönü’nde Bab-ı Ali adına hiçbir şey kalmadı.

Plazalar olsa da asıl merkezler kalmalı bence orada Bab-ı Ali adına sembolik bir şeyler yapılabilirdi. Merkezlerin ofisleri Eminönü’nde olmalı. Bunun alt yapısın oluşturmak lazım. Tüm medyanın orda birer tane ofisi olsa ne olur, prestij kazanır.

Haber 7- Vatan caddesi ile ilgili projeniz var mı?

Vatan caddesi İstanbul’un en prestijli caddelerinden biri olacak, bu yönde epey bir mesafe kat etti. Cepheleriyle ilgili çalışmalar yapıyoruz şu anda. Vatan caddesine bakan cephedeki tüm binalara müdahale ediyoruz. Mimarisini kimlikli bir mimari haline getirmeye çalışıyoruz.

Haber 7 - Oranın temel sorunu geniş yürüme alanlarının olmaması. O tarz bir şeyler yapılıyor mu yapılacak mı? Düz yürüyüş alanının olmaması oranın en büyük handikabı.

Büyükşehir belediyesinin Vatan caddesiyle ilgili bir projesi vardı ancak onu uygulamadı. Vakıf Gureba’nın 30 dönümlük bir bahçesi var bunun hem hastaneye hem halka açık olması planlanıyor. Eskiden dışarı açılan kapısı yoktu son girişimlerle bu kapı açıldı. Bu girişim gerçek olduğunda Vatan caddesi o arzu edilen düzeye gelecektir. Şu anda yayaları çekecek hiçbir özelliği yok. Benim hayallerim var�

Haber 7 � Sosyal tesis olarak neler yapıldı?

Topkapı Sosyal Tesislerini açtık, orası eskiden at kesim yeriydi. Düğün yapılabiliyor. Çukurambar’daki sosyal tesislerde insanlar gelip sporunu yapıyor; çocuklar kadınlar gelip zaman geçirebiliyor. Eskiden Çukurambar’da tinerciler gezerdi. Historia alışveriş merkezi de yine önemli işlerimizden biridir.

Haber 7 “Historia Alışveriş Merkezinin” adı nereden geliyor?

Ticari kaygılardan dolayı öyle oldu. Oranın asıl adı ASİTANE FATİH ALIŞVERİŞ VE YAŞAM MERKEZİ’dir. Ayrıntılar için bakınız Ayhan Kıskaç’ın yazısı�

Haber 7 - Mahalle isimleriyle ilgili yaşanan sorun nedir?

Amacımız hizmet etmek 69 mahalle, muhtar, her mahallede ayrı seçmen var. Birinin 400 nüfusu, öbürün 20 bin nüfusu var. Bunların hepsini toparlamak gerekiyor. Nasıl beldeleri toparlayıp ilçe yaptılar, bunları da yapmak gerekiyor. Aynı şeyi Fatih’te yaptık. Bunu yaparken de mecburen 3-4 mahalleyi bir mahalle yapıyoruz. Bunların içinden en uygun ismi seçiyoruz. Fatih’teki mahallelerin çoğu adını camilerden alıyor. Caminin etrafına kurulmuş mahalleler isimlerini oradan alıyor. Onları muhafaza ettik ama camisi de yoksa onun ismini taşıyacak bir şey yoksa meydan yapıyoruz ya da ana caddenin ismini veriyoruz.

Şunu da yaptık Fatih Sultan Mehmet Han’ın üç tane hocası var, hiçbirin adı verilmemiş. Akşemsettin, Molla Gürani, Ali Kuşçu mahallesi yaptık, kötü bir şey yaptık mı? Bu değerler geleceğe taşınacak.

Mahalle adları da mevki adları olarak kalacak�

Tapuda korunacak onlar. Bize mi düşmüş bu değerleri bir çırpıda silelim, yeni şeyler oluşturalım. Biz bunları yaparken de Büyükşehir Kültür Daire başkanı ile oturup konuştuk.

İSTANBUL’DAKİ EN YÜKSEK OYU HEDEFLİYORUZ

29 Mart’taki oy hedefiniz nedir?

İstanbul’daki en yüksek oyu hedefledik. Mütevazi olmaya gerek yok. Yüzde 70 falan konuşuyor ama Ben de bir şey söyleyeyim 2006’ta Türkiye Kalite Derneği’nin Türkiye çapında yaptırdığı araştırmada biz birinciydik. Yüzde 66.6 ile birinciydik� 2007’te aynı araştırmada yüzde 73’le Türkiye’de birinciyiz. Bizi geçen Kayseri Büyük Şehir Belediyesi var, 75 memnuniyetle� Eğer oya dönüşürse, İstanbul’da en fazla oyu alacak ilçe beklentisi çok göz ardı edilecek bir beklenti değil.

Haber 7 - Yakışıklılık ve oy potansiyeli açısından Sarıgüle rakibim diyebilir misiniz?

Yakışıklılığı boş verirseniz Sarıgül’le oy anlamında sorunumuz yok. Sarıgül’ün başarısını yıkabiliriz diye düşünüyoruz.

Kendisi de söyler, biz İstanbul’da yaşıyoruz. Herkesin yaptığı biliniyor, yapılan hizmetler ortada. Oraya da bakın, Sarıgül için söylemiyorum Fatih’e de başka bir yere de gidin. Yapılan iş ortada.

Haber 7